14 Ocak 2019 Pazartesi

Luka İncili ve Konusu - Dinler Coğrafyası


LUKA İNCİLİ VE KONUSU


Luka; Hz. İsa’nın havarilerinden olmayıp Aziz Pavlusun özel hekimidir, Antakyalıdır. Yazmış olduğu İncil kendi adıyla anılmaktadır ve Aziz Pavlustan esinlenerek anlatılmıştır. Luka bu incili Yunan Teofilos için yazmıştır. Pavlus ise M.S. 67 de ölen Farisi olan Tarsuslu bir Hristiyandır. Luka Latince “aydınlık” demektir. (https://tr.wikipedia.org/wiki/Luka_İncili)

Luka İncili Hz İsa’nın doğum öncesinden ölümüne kadar olan ve yeniden dirildiğine inanılan süreyi konu alır. Hz. İsa’dan önce Hz. Zekeriya ve Hz Yahya’dan bahseder. Hz. İsa’nın yaşamı düzenli bir sıra içerisinde işlenir. O’nun anlattığı öyküleri, öğütleri ve başından geçen olayları anlatır. O’nun Suriye Filistin hattındaki beldeleri ve illeri dolaşmasını; Oradaki kişilerin ve toplumların sorunlarına çözüm arayışlarından sıkça bahsedilir. İnsanların ruhsal ve bedensel hastalıklarını iyileştirmek ve toplumsal sorunların da çözümü için ahlaksal ilkeler koymak için çaba göstermektedir. O karşılaştığı kişiler ve toplumlara mucize göstermekte hatta ölüleri bile diriltmektedir. Toplumun büyük bir kısmı ona inansa da o bölgelerdeki devlet görevlileri ve farklı din adamları O’nun boş anını ve hatasını arayarak O’nu devre dışı bırakmayı istemektedir. Ama onun havarileri ve yolundan gidenleri O’nu koruyamamaktadır. Hatta 12 Havariden biri olan Yahuda İskaryot onu ele vermektedir. Çarmıha gerilmesine neden olmaktadır. Matta İncili Yahuda İskaryotun vicdan azabından intihar ettiğini söylemektedir. (Matta 26/10)


Luka’da birçok Ortadoğu’ya ait yer adları, kişi, peygamber ve geleneklerden bahsedilmektedir. Yahudiye denilen bölgenin Hirodes adındaki kralından bahsetmektedir. Şeria Irmağı, Celile İli, Kefarnahum Beldesi, Nasıra İli, Ginnesar Gölü, Yeruşalim Bölgesi, Beytlahim Bölgesi, Nain İli, Gerasa Beldesi, Samiri Beldesi, Horazin Beldesi, Beytsayda Beldesi ve Ninova ise  Luka incilinde adı geçen bazı yerlerdir.

Hz Zekeriya ve oğlu Yahya’nın Kutsal Ruh tarafından müjdelenmesi anlatılır. Hz. İsanın da Nasıra adlı kasabada doğacağı bildirilir. Meryem’e Kutsal Ruhun gelmesi anlatılır. Yahya Hz. İsa’nın habercisidir ve Yahya kişileri o gelene kadar vaftizle temizlemekle görevlidir (Luka 3/16). Hz. İsa Luka’da Baba’nn oğlu olarak adlandırılır ve Tanrının yeryüzündeki yansıması kabul edilir.

Hz. İsa  döneminde birçok yaygın hastalık, felç ve cinli kişiler bulunuyordu ve O bunları dokunarak iyileştiriyordu. Şabat gününde yaptığı iyileştirmeler ise kutsal gün sayıldığı için eleştiri konusu olmuştur ama O durumun öneminden ve acilliğinden bahsederek önceki inanışların ve geleneklerin bazı yanlışlıklarından bahsetmiştir. O dönem domuz sürüsü güdüldüğünden bahsedilmekte ve Hristiyanlara göre domuz eti yasaklı sayılmamaktadır. Hz. İsa havralarda ve davet edildiği evlerde vaaz veriyor bildiklerini anlatıyordu. En önemli konulardan biri ise 12 havarilerin öğrenci olarak kendine tabi olmasıdır Luka 6. Bölümde şöyle geçmektedir.


12  O günlerde İsa, dua etmek için dağa çıktı ve bütün geceyi Tanrı’ya dua ederek geçirdi. 13-16 Gün doğunca öğrencilerini yanına çağırdı ve onların arasından, elçi diye adlandırdığı şu on iki kişiyi seçti: Petrus adını verdiği Simun, onun kardeşi Andreas, Yakup, Yuhanna, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Yurtsever Simun, Yakup oğlu Yahuda ve İsa’ya ihanet eden Yahuda İskariot.

O dönemlerde Ortadoğu ve çevresinde birçok toplumsal bozulma ve yanlış uygulamalar bulunmaktaydı. Suçlular ortalıkta gezerken suçsuzlar zindanlara düşebiliyordu. Herkes birbirinin kusurunu arıyor, kuyusunu kazıyordu. Yoksullar yokluk içinde zenginler mala mülke boğulmuştu. Tüm bunlara karşın herkesin aşağılık olarak baktığı bir kötü yoldaki kadın bir anda O’nun yardımıyla doğru yolu bulabiliyor. Bazı zenginler ise yoksullarla mülkünü paylaşıyordu.


(Luka 9/9)’da Hirodes’in Hz. Yahya’yı öldürttüğünü söylemektedir. Hz. İsa tüm mucizelerine ve öğütlerine karşın toplumda çok az kişinin kendine inandığını ve yolundan gittiğini görünce bir hayli üzülmekte ve biraz sert çıkışlar yapabilmekteydi. Ama en sonunda 70 öğrencisi olan Hz. İsa onları çevre bölgelere dinlerini anlatması için göndererek görevlendirmiştir. Luka 10. Bölüm şöyle anlatır:

12 Size şunu söyleyeyim, yargı günü o kentin hali Sodom Kenti’nin halinden beter olacaktır.
13 “Vay haline, ey Horazin! Vay haline, ey Beytsayda! Sizlerde yapılan mucizeler Sur ve Sayda’da yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı.
14 Ama yargı günü sizin haliniz Sur ve Sayda’nın halinden beter olacaktır.
15 Ya sen, ey Kefarnahum, göğe mi çıkarılacaksın? Hayır, ölüler diyarına indirileceksin!
16 “Sizi dinleyen beni dinlemiş olur, sizi reddeden beni reddetmiş olur. Beni reddeden de beni göndereni reddetmiş olur.”

Ferisi olarak adlandırılan kişilerin ise sürekli Hz. İsaya muhalefet oldukları onu zor duruma düşürmek için ellerinden geleni yaptığı belirtilmektedir. Bunu dışında yargıçlar diğer din bilginleri O’nun sürekli açığını aramaktaydılar. Ve O’nun boş bir zamanını beklemekteydiler. Sonuç olarak Hz. İsa havarilerinden olan Yahuda İskoryatın ihaneti ile tutuklanmaktadır. Luka’da olay şu şekilde anlatılır:

47-48  İsa daha konuşurken bir kalabalık çıkageldi. Onikiler’den biri, Yahuda adındaki kişi, kalabalığa öncülük ediyordu. İsa’yı öpmek üzere yaklaşınca İsa, “Yahuda” dedi, “İnsanoğlu’na bir öpücükle mi ihanet ediyorsun?”
49 İsa’nın çevresindekiler olacakları anlayınca, “Ya Rab, kılıçla vuralım mı?” dediler. 50 İçlerinden biri başkâhinin kölesine vurarak sağ kulağını uçurdu.
51 Ama İsa, “Bırakın, yeter!” dedi, sonra kölenin kulağına dokunarak onu iyileştirdi.
52 İsa, üzerine yürüyen başkâhinlere, tapınak koruyucularının komutanlarına ve ileri gelenlere şöyle dedi: “Niçin bir haydutmuşum gibi kılıç ve sopalarla geldiniz? 53 Her gün tapınakta sizinle birlikteydim, bana el sürmediniz. Ama bu saat sizindir, karanlığın egemen olduğu saattir.”
54 İsa’yı tutukladılar, alıp başkâhinin evine götürdüler.

12 Havariden biri olan Petrus ise Hz. İsa’nın yakalandığı sıralarda onun yolundan gitmediğini söylemiş ve birlikteliklerini inkar etmiştir. Ama Yine Hz. İsa bu olayı önceden bildirmiştir. (Luka 22/54-60). Hz. İsa Vali Pilatus’un karşısına çıkarılır sonra da Hirodese gönderilir. Hirodes Hz. İsa’yı merak eder ve ilkkez görür, sorular sorar yanıt alamaz ve Yeniden Vali Pilatusa gönderilir. Pilatus O’nun suçsuz olduğunu söyler ama oradaki toplum baskı yaparak çarmıha gerilmesini isterler. Pilatus bunu kabul etmek zorunda kalır. Çarmıhta gerilip öldüğü sanılan Hz. İsa 3 gün sonra mezarında bulunamaz. Belli bir süre sonra havarilerine ve başkalarına görünür. Ve Son olarak Luka da bu cümleler geçer:

48 Sizler bu olayların tanıklarısınız. 49 Ben de Babam’ın vaat ettiğini size göndereceğim. Ama siz, yücelerden gelecek güçle kuşanıncaya dek kentte kalın.”
50  İsa onları kentin dışına, Beytanya’nın yakınlarına kadar götürdü. Ellerini kaldırarak onları kutsadı. 51 Ve onları kutsarken yanlarından ayrıldı, göğe alındı. 52 Öğrencileri O’na tapındılar ve büyük sevinç içinde Yeruşalim’e döndüler. 53 Sürekli tapınakta bulunuyor, Tanrı’yı övüyorlardı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder